Citroën, 2002’den bu yana 3.5 milyondan fazla satılan en başarılı modellerinden C3’ü tamamen yeniledi.
Yeni Citroen C3’e önden bakıldığında Citroen’in yeni tasarım diline sahip olduğunu kolayca görebiliyoruz. İki parçalı far tasarımında üstte gündüz LED’leri ızgaranın devamı şeklinde yer alırken, hemen altta yuvarlak far alanları yer alıyor. Çift renkli gövde seçeneği ve üç farklı tavan rengi alternatifi sunan C3’te 9 farklı gövde rengi ve 36 farklı kombinasyon bulunuyor. Sis farlarının çerçeveleri, yan aynalar, C sütunu kaplamaları ve “Airbump” adındaki gövde korumalarında da farklı renk seçenekleri sunuluyor.
Profilden bakıldığında ise C4 Cactus ile görmeye başladığımız Airbump’lar sayesinde bir çok acemi sürücü için dış etkenlere karşı ekstra koruma sağladığını görüyoruz. Termoplastik poliüretan malzemeden üretilen Airbump’lar ön kapılarda başlayıp arka kapıya kadar devam ediyor. Tavanla aynı renk bir çerçeve ile süslenen Airbump’lar bu sayede şık bir kontrast katıyor.Arkadan baktığınızda ise yüksek tampon tasarımı ve yuvarlak stopları dikkati çekiyor.
3996 mm uzunluğundaki yeni Citroen C3, 1749 mm ile segmentinin en geniş otomobillerinden biri olmayı başarmış. Citroen C3’ün 1.2 Puretech motor seçeneğinin boş ağırlığı ise 1165 kg.
Aracın içine bindiğinizde neredeyse bir SUV havası veren yüksek tavanı sayesinde oldukça ferah bir iç mekanı olduğunu söylemek mümkün. 3 kollu direksiyonun önünde diğer Citroen modellerinden tanıdık gelen gösterge paneli bulunurken orta konsolda klima ve infotainment sistemi kontrollerinin yer aldığı 7 inç boyutunda bir dokunmatik ekran yer alıyor. Klima panelinin ayrı tuşlara sahip olmaması ergonomik açıdan kullanım zorluğu oluştururken PSA grubunda artık bir çok modelde bu ekranın ve bu şekilde ayrı bir klima panelsiz kullanıma geçildiğini görüyoruz. Ben ayrı bir klima panelinin olmamasının eksikliğini hissediyorum açıkçası.
Mirror screen desteği sunan infotainment sistemi ile Apple Carplay ve Android Auto’dan telefonunuzu bağlayıp faydalanabiliyorsunuz.
Oldukça rahat koltuklar ve iç mekandaki geniş saklama gözleri, abisi C4 Cactus’ün sadece dış tasarımından değil iç mekan kullanışlılığından da etkilendiğini gösteriyor. Malzeme kalitesi konusunda kumaş kaplamalar yer alsa da plastik kullanımındaki bolluk ve sert plastik etkisi hissediliyor. Tabii B segmentindeki bir çok otomobil için bu durumun geçerli olduğunu söylemek gerek.
Arka koltuklara geçtiğinizde de yeterli baş mesafesi sunan C3’te diz mesafesi konusunda harikalar yaratamasa da yeterli alanı sunuyor. Bagaj alanı ise önceki nesline göre değişmemiş: 300 litre.
Artık tek motor seçeneği ile satılan Citroen C3, PSA grubunun ödüllü motoru 1.2 Puretech turbo benzinli ünitesi ile geliyor. 110 bg’lik bu motor 1750 d/d’den itibaren sunduğu 205 Nm torku ile oldukça atik. Aisin tarafından üretilen EAT6 tam otomatik 6 ileri şanzıman ile eşleşen bu motor, 1165 kg ağırlığındaki Citroen C3’ü 0’dan 100 km/s hıza 10 sn’de ulaştırıyor. Tüketim konusunda da İstanbul şehir içi kullanımında 6 – 6.5 litre civarlarında bir tüketim değeri sunan bu motor şanzıman ikisinin diğer birçok benzinli motorlu rakiplerine göre oldukça tutumlu olduğunu söyleyebiliriz.
Citroen C3, süspansiyon konforu olarak yumuşak başlı bir karakter sergiliyor. Yumuşak koltuklara ek, süspansiyonlar da sert olmayınca B segmentinden beklemediğiniz bir sürüş keyfi ortaya koyuyor.
Citroen C3 son dönemde kullanırken keyif aldığım bir B segmenti model oldu diyebilirim. Dikkat çeken tasarımı ve oldukça ferah iç mekanı bir üst segment bir otomobil havası veriyor. Yeni nesil 1.2 Puretech motoru atik olmasının yanı sıra aynı zamanda gaz pedalına kibar davrandığınız sürece başarılı bir tüketime de sahip.