Ford’un C segmentindeki temsilcisi Focus modeli test konuğumuz oldu. 5 kapılı hatchback versiyonuyla karşımıza çıkan Ford Focus’un 4. nesli, 2018 yılında tanıtılmıştı. ST Line donanıma sahip Focus’un kaputunun altında 1.5 litre dizel 120 güç üreten motor bulunuyor. Önceki nesline göre daha uzun motor kaputu ve daha geniş ön ızgaralarıyla sportif bir tasarıma bürünmüş. Dışarıdan bakıldığında agresif ve sert bir havası bulunuyor.
Ford Focus’un ön yüzüne geçtiğimizde kaslı bir kaput bizleri karşılıyor. Dinamik LED Ön farların arasında Ford logosunu görüyoruz. Geniş ızgaranın alt köşelerinde ise LED sis farları yer alıyor. Ön taraftaki sivri tasarımı sportif havasını pekiştirmiş ve ST Line donanımıyla gelen ön etekliklerde bunu destekliyor. Ön park sensörleri de gözümüze çarpıyor.
Yan taraftan baktığımızda da 18 inçlik ST Line jantları çok şık duruyor. Yan etekliklerle birlikte spor havası devam ettirilmiş ve ST Line logosu da dikiz aynasının altına konumlandırılmış. Ayrıca ST Line paketiyle birlikte gövde rengiyle aynı marşpiyeller ve dodikleri görüyoruz. Köpek balığı antende tasarımıyla uyumlu olmuş. Mavi renge sahip Focus’un diğer ögeleri siyah renkle güzel birleştirilmiş.
Aracın arkasına gittiğimizde de çift egzozlu difüzörü sportif havasına katkı sağlamış. Karartılmış arka camların yanı sıra LED arka farlar ile bagaj kapağının üstüne Ford logosu ve model yazısını görüyoruz. Arka rüzgarlıkta tasarımı tamamlayan dokunuş olmuş.
Bagaj hacminde ise 341 litrelik kapasiteye sahip. Arka koltukları yatırdığınızda ise 1320 litreye artıyor. Boyut olarak da 4378 mm uzunluk, 1848 mm genişlik (aynalar katlı şekilde), 1452 mm yüksekliği bulunuyor.
İç mekana doğru ilerdiğimizde Ford’un diğer araçlarında gördüğümüz tasarım felsefesi burada da devam ediyor. ST Line paketi sayesinde kırmızı dikiş detayını birçok yerde görüyoruz. ST-Line donanım paketi ile birlikte siyah deri ve alcantara kaplı kırmızı dikişlere sahip koltuklar standart olarak sunuluyor. Direksiyon ısıtma, ön ve arka koltuk ısıtmaları ekstra Kış Paketi opsiyonu ile sunulmakta. 12.3 inçlik dijital gösterge ekranı sürüş moduyla farklı temalara bürünebiliyor. Yine orta konsoldaki 8 inçlik Ford Sync infotainment ekranında Apple CarPlay gibi güncel teknolojilere destek verilmiş. Dairesel vites seçim tekerleğinin hemen sağında bardaklık gözleri yer alırken önünde ise kablosuz şarj için bir alan yer alıyor. Genel anlamda kullanışlılık açısından saklama gözleri bol miktarda sunuluyor. Seçilebilir sürüş modlarını ayarlayabileceğiniz tuş sayesinde Eco-Normal-Sport arasında geçişler yapabiliyorsunuz. Konfor paketiyle gelen Head Up Display özelliğini de elektrikli park freninin altındaki tuşlardan değiştirebiliyorsunuz.
Kapı basamaklarında ST Line detayı göze çarpıyor. Açılabilir panoramik cam tavan ise iç mekanın ferahlığı arttırıyor. Spor süspansiyonları sayesinde sarsıntıları daha az hissediyorsunuz ve arka taraftaki yolcuların rahatlığı da devam etmiş oluyor. Virajlardaki yola sağlam tutunan yapısı sayesinde de iç taraftaki yolcuları sarsmıyor. Anahtarsız giriş ve çalıştırma özelliği sayesinde anahtarı cebinizden çıkarmadan aracın kilidini açıp aracı çalıştırabiliyorsunuz.
Ford Focus’un kaputu altında yeni 1.5 EcoBlue dizel motor seçeneği yer alıyordu. 120 beygir güç üreten bu motor 300 Nm torkunu ön tekerleklere 8 ileri tam otomatik bir şanzıman ile aktarıyor. 1.394 kg boş ağırlığa sahip Ford Focus’un bu motor şanzımanla birlikte 0-100 hızlanması da 10.2 saniye olarak belirtilmiş. Geçişlerini sürücüsüne neredeyse hissettirmeyen başarılı çalışan 8 ileri tam otomatik şanzımanı Focus’ta çok beğendim. Dış tasarımındaki sportif halini performansında da hissediyor olmak sürüş esnasında keyif veriyor. 120 beygir gücündeki motor ise testimiz boyunda ortalama 6.3 litreler civarında gezindi diyebilirim. Atik motoru sayesinde sürücüsünü yormadan keyifli bir sürüş yaşatabiliyor. 4. nesliyle birçok kişinin dikkatini çeken Ford Focus’un ST Line donanımı ve 1.5L EcoBlue dizel motorunun uyumu beğenimi kazandı.
Testimiz boyunca Ford Focus’un sürüşünden ve performansından memnun kaldım. Dışarıdan bakıldığındaki sert ve agresif yapısı sayesinde sportif bir havaya sahip. Bunların hepsini birleştirdiğimizde iç mekandaki sunulan donanımlarla birlikte C segmentinde güçlü bir model olarak duruyor.