2017 Audi A6 hakkında yeni detaylar ortaya çıktı. Segmentindeki güçlü rakipleri BMW 5 Serisi ve Mercedes-Benz E Serisi’nin önüne geçmek için A6, iç mekanda kullanacağı yüksek teknoloji ve 60 km/s hıza kadar aktif olan yarı otonom sürüş sistemine güveniyor. Yoldaki kusurları kamerası aracılığıyla tespit edip bu doğrultuda kendini düzenleyen yeni bir süspansiyon sistemi de Audi A6’nın silahları arasında.
Motor seçenekleri an itibariyle belli değil fakat Autobild‘in bilgilerine göre 4 silindirli 2.0 lt dizel ve benzinli motorlardan 400 bg’den fazla güç sunan 4.0 lt V8 TDI motora kadar uzayan bir yelpaze ile karşılaşacağız. 2.0 TFSI motor ile birleştirilmiş 122 bg’lik elektrikli motordan oluşan hibrit seçeneğinin de yelpaze içinde olması öngörülüyor.
Yeni jenerasyon Audi A6’nın Temmuz 2017’de satışa sunulması; Avant ve Allroad versiyonların ise Nisan 2018 gibi tanıtılması muhtemel.
Herkesin kararına saygı duyuyorum fakat bence Audi’nin marka tarihi boyunca ürettiği en iyi konsept araçlardan birisi ya da birincisi tartışmasız Prologue konseptidir. Prologue konsepti tasarımı, kalitesi, ve estetik duruşuyla çok güzel bir dış görünüme sahip ender Audi modellerinden birisi ya da birincisi. Audi için; R8 ve q7 bir dönüm noktasıydı. Fakat A6 ve A8 hep BMW 5-Serisi/7-Serisi ve Mercedes E-Serisi/S-Serisi modellerinin gerisinden kalan araçlardan olmuşlardı. Audi yeni A6 ve A8’i Prologue konseptin tasarım ve kalitesinden esinlenerek üreterek tasarım ve kalite anlamında bu sınıfta farkını yeni A6 ve A8 ile ortaya koymalı. Aksi takdirde Audi BMW ve Mercedes’in gerisinden kalmaktan kurtulamaz. Onun için her aracı VW Grubu’ndan ayrılmalı ve tasarımları marka içerisinde her modeli birbirine benzememeli VW Grubu’nun bundan birkaç sene önce neredeyse her aracı birbirine benziyordu aynı şekile Audi’nin de. Audi marka geleneklerine bağlı kalarak daha özgün tasarımlar yapmak zorundadır Prologue bunun için bir başlangıçtır