Volkswagen Grubu otomobilleri ailesinin en küçük ve en yeni üyesi olan Up! ve onun tamamen aynısı ancak yalnızca logoları farklı kardeşleri Citigo ve Mii’nin ortaya çıkış serüvenleri 2007 Frankfurt Otomobil Fuarı’na kadar uzanıyor. VW tasarım bölümü şefi Walter de’Silva ve binek araçlar tasarım bölümünün başındaki isim Klaus Bischoff‘un imzalarını taşıyan ilk konsept modelleri, arkadan motorlu ve arkadan itiş olarak olarak tasarlanmıştı. Fuarda dikkatleri üzerine çeken 98 beygirlik (ve hatta içinde bulunduğumuz yıl içerisinde gelmesi muhtemel 115 beygirlik versiyon) Up! GT ve bir kaç başka konsept model daha, Volkswagen’i 2011 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda yeni geliştirilmiş New Small Family (NSF) adında bir platform üzerine oturtulan üretim modellerini tanıtmaya kadar sürükledi.
Kader ortağı olan bu 3 kardeş otomobilden, ülkemize Yüce Auto bünyesindeki Skoda markası altında Citigo modelinin getirilmesi tercih edilmiş. Testimize konuk olan Citigo; benzinli 1.0 litrelik 60 beygir motor, ASG şanzıman ve Elegance donanım paketiyle satılan model. Mini test formatındaki yazımızda önce aracın dış tasarımına değinelim…
Skoda’nın marka kimliğini temsil eden bir renk olan ilkbahar yeşili rengindeki test aracımızda, bu boya metalik boya kategorisinde yer alıp 900TL‘lik bir fark ücreti talep ediliyor.. Kırmızı ve beyaz renklerde opak olan gövde boyası, sarı renk tercih edildiğinde “özel” renk oluyor.
Dış tasarıma ilk bakışta oval hatlar dikkat çekse de Walter de’Silva’nın imzasını taşıyan bir otomobil olduğunu, keskin çizgiler ve iç mekanı oldukça kullanışlı hale getiren kübik form dikkatlerimizden kaçmıyor. Ön kısımda aracı kardeşlerinden ayıran biraz farklı formdaki farlar ve Skoda’nın yıllardır marka kimliğini belirleyen bir tasarım unsuru olan dikey yapraklı ön ızgara, Citigo’yu ayırt etmemizi sağlıyor.
Avrupa’da 3 kapılı olarak da satılan NSF platformu üyesi kardeş otomobillerden, ülkemize Citigo’yla yalnızca 5 kapılı versiyonu getiriliyor. Her iki gövde tipinde de 3,563 mm genel uzunluğa sahip aracın aks açıklığı 2,420 mm olarak açıklanıyor. 1,478 mm yükseklikte olan Citigo’nun genişliği ise 1,645 mm olarak teknik kayıtlara geçmiş. Yolculuklarda karşımıza sık sık çıkan engebeleri aşarken dikkat etmek için aracın yerden yüksekliğinin 136 mm olduğunu da son olarak ekleyelim.
Ön ve arka saçak (overhang) paylarının son derece dar olduğunu gördüğümüz Citigo’yla “iğne deliğinden geçmek” tabirindeki manevraları tam anlamıyla yapabilmek mümkün. Özellikle İstanbul şehir içi trafiğinde çok kullanışlı ve diğer sürücüleri de şaşırtan bir özellik. Tabii bu durumun park manevralarında sağladığı kolaylık da olağanüstü. Elegance donanımında da bulunmayan park sensörü olmaksızın aracın dört bir tarafına hakim olabiliyorsunuz.
Volkswagen Up!’ın ayırt edici tasarım unsurlarından biri olan bagaj kapağının da arka camla bütünleşik olarak tamamen camdan imal edilme durumu, nispeten daha ucuz olan kardeşler Citigo ve Mii’de söz konusu değil. Yine işin içine biraz Skoda çeşnisi katmak için C harfi şeklindeki stop lambaları formu tercih edilmiş. Kübik formda oluşundan bahsettiğimiz aracın büyük arka camı da çok geniş bir görüş açısı sağlıyor.
İç mekana geçtiğimizde Elegance donanımla gelen krem rengi panel kaplamaları ve direksiyon ile el freni kolunda deri kaplama bizi karşılıyor. Sert plastik olmasından dolayı dem vurulmasının haksızlık olacağını düşündüğümüz parçaların işçiliği bu segment için oldukça şaşırtıcı. Maliyet hesaplarının işin içine girmesiyle oldukça sade tasarlanan iç mekan yine de tüm işlevselliğiyle karşımıza çıkıyor. Ergonomik ve erişimi kolay klima – radyo kumandaları VW Grubu’nun sadelikle ve pratiklikle başarılı olduğu alanlar. Orta konsolun üst yarısına kadar gelen ve önünde engel bulunmayan saklama gözleri, büyük telefonları, kahve kupalarını ve hatta 1 litrelik tombul plastik şişeleri bünyesinde barındırabilecek kadar geniş. Böyle gözleri bir çok otomobilde bulamamaktan dolayı hayıflandığımız olurken A segmenti Citigo’nun bize bunu sunması takdire şayan.
AC yani yaz günlerinde bizi serinletecek klima tertibatına da sahip Citigo’nun klima kontrol ünitesi manuel, sade ve kullanımı saniyeler içerisinde çözülebilecek cinsten. Hemen altında yer alan ve CD, 3.5 mm giriş ile AUX harici kaynak erişimi sağlayan radyo, tatminkar ses sitemiyle görevini başarıyla yerine getiriyor.
Üzerinde korna dışında başka bir fonksiyonu bulunmayan direksiyon simidi Skoda’ya has tasarıma sahip. Direksiyonun sağındaki kolda alışıla geldiği gibi silecek fonksiyonları yer alırken sol kolda sinyaller far huzme ayarları yer alıyor.
Siyah zemin üzerine beyaz fonda yerleştirilmiş yazılardan oluşan okunaklı göstergelerin merkezinde çapı en büyük olan hız göstergesi yer alıyor. Alt kısmında yer alan analog LCD ekranda yol bilgisayarı fonksiyonlarına erişilebiliyor. Sol kenarda bu gibi bir otomobilde çok da bakmayacağınız için küçük bir devir göstergesi yer alırken sağ tarafta yakıt depomuzun göstergesi yer alıyor.
Sürücünün sol yanında kapı içinde elektrikli aynaların, merkezi kilidin ve “yalnızca sürücünün” elektrikli camının düğmeleri yer alıyor. “Yolcununki nerede?” diye soracak olursanız, onun kontrolü yalnızca yolcuya ait düğmeden sağlanabiliyor. Sürücü koltuğundan diğer kapıdaki cam açma düğmesine yetişebildiğiniz için de yer almamış olabilir 🙂 Son olarak, far ayarlarımızı yaptığımız çevirmeli kontrol de klasik düzende yerini almış.
ASG şanzımanın kontrolünü sağlayan vites topuzu oldukça şık tasarlanmış ve topuzun üstünde siyah parlak zemin üzerine model ismi yazılmış. Vites kolunun arkasında yukarıda bahsettiğim o derin, işlevsel gözler ve büyülüğü ayarlanabilir bir bardak tutucu yer alıyor. Burada bir de City Safety özelliğini devre dışı bırakan ya da devreye sokan düğme ve çakmak / 12 V priz yer alıyor.
İç mekanda 1 litrelik pet şişelere ev sahipliği yapabilen kapı içi gözleri ve yeterince geniş bir torpidoya yer verilmesi es geçilmemiş. Dış mekanın gövde rengini içeriye taşıyan kapı içleri panellerinde metaller de göze o kadar batmıyor. 5 kapılı formda biraz küçülen ön kapılar neredeyse tam dik açılarak içeriye eğilip bükülmeden geçebilmeyi sağlıyorlar.
Ruhsatta 4 kişilik olan görünen Citigo’nun emniyet kemeri tertibatı da bu şekilde kurulmuş. Ancak zorda kalındığında arka koltuğun ortasında küçük konuklar misafir edilebilir. Daha önceki testlerde arzı endam eylemiş olan ben iri cüssemle hem önde hem arkada rahatlıkla pozisyon alabiliyorum. Ön kısımda pozisyon alabilmede zorluk çıkartan ufak bir eksiklik olarak derinliği ayarlanamayan direksiyonu söylemeden geçmeyelim. Bunun dışında koltukların oturuşu rahat. Ön koltukların kafalıklarının bütünleşik, arkadakilerin bağımsız olduğunu da söyleyelim.
Arka kısımda kapının çok küçük olmasından ve tekerlek davlumbazının camın aşağıya inmesini epey kıstılamasından ötürü, yalnızca az bir açıyla dışa doğru açılabilen çıtalı cam tercih edilmiş.
2,250 TL’lik bir opsiyon olan sunroof belki aracın toplam fiyatına göre pahalı bir opsiyon gibi görünebilir ama camın büyüklüğü, iç mekana verdiği ışık ve yaz günlerinde içeriye katacağı havanın konforu bu opsiyona değer gibi gözüküyor.
Can alıcı noktalardan biri olan bagaj bölümüne geldiğimzde bizi koltuklar dik vaziyette 251, yatık vaziyette 951 litrelik küçük bir bagaj hacmi bizleri bekliyor. Şehiriçi otomobili olarak tasarlanmış bu ailenin yüksek bagaj eşiği ve biraz derinde kalan bagaj zemini giriş kısmında bahsettiğimiz arkadan motor-arkadan itiş konsept planlarından kaynaklanıyor. Yine de yeter miktarda eşyayı içine alabilen bagaj şehir içindeki alışverişlere, el çantalarına belki de büyük boy 2 seyahat çantasına yeterli alanı sunabilir . Tam boy yedek lastik, kriko ve bijon anahtarları bagajın zemin halısının altında yatıyor.
14″ Apus tipi alaşım jantlar, 165 / 70 R14 lastiklerle buluşarak hem şık hem de konforlu bir kombinasyon oluşturmuş. Aracın süspansiyon sisteminde önde McPherson tipi süspansiyonlar kullanılırken bu aksam alt taraftan üç noktadan ilave bağlantılarla dengelenmiş. Arkada şok sönümleyicilerin etrafına geçen helezonik yaylı süspansiyon tercih edilerek İstanbul’umuzun kimi yerlerde çok bozulmuş yollarında bile kabine minimum düzeyde sarsıntı gönderiyor. Aracın genel seyri gerçekten ancak sizlerin de test ettiğinizde daha iyi anlayabileceğiniz kadar konforlu.
MPI (Multi-port Injector) adı verilen 999cc hacmindeki motor, rakiplerinin geliştirdiği turbo teknolojilerinden istifade edecek bir motor bloğuna sahip değil. Ancak zaten yürür ağırlığı 930 kg olan Citigo bu motordan dolayı performans anlamında pek bir sıkıntı çekmiyor. 60 beygirlik maksimum güce sahip hafif ve ihtiva ettiği teknolojisi nispeten az olan 1.0 MPI motor, bu haliyle de kilometrede 103 gram CO2 salınımıyla EU5 emisyon normlarına uyuyor.
Kuru tek kavramalı, elektrohidrolik düz vites, robotik düz vites, yarı otomatik vites olarak çeşitli isimlere sahip şanzımana VW Grubu’nun verdiği isim ASG. 5 ileri ASG şanzıman vites geçişlerinde gaza biraz nefes aldırdığınızda çok sarsmazken, sıkışık trafikte ve değişken eğimli yol durumlarında manuel modda kullanmakta fayda var. Şanzıman D yani otomatik modunda iken de yapacağınız müdahaleler sizin o anki beklentilerinizi karşılayacaktır (yavaşlarken motor kompresörü, şerit değiştirip hızlanmalarda yüksek devir vb.)
35 litrelik bir yakıt deposuna sahip olan Citigo ile gerçekleştirdiğimiz testte 450 kilometre yol yaptık. Soğuk kış koşulları ve İstanbul trafiğini de işin içine kattığımızda araçla işimiz bittiğinde çeyrek depodan biraz fazla yakıt kalmıştı. Doğrudan ortalama yakıt tüketimi değerini sizlere vermeden önce aracın yol bilgisayarı değerinde bu verinin anlık yakıt tüketimi verisi kadar sık bir şekilde değişmesini çözemedik. Gördüğümüz maksimum yakıt tüketim değeri 100 km’de 10 litre, en düşük ise 5.8 litre olarak gerçekleşti. Buradan yaklaşık 100 km / 7 litre gibi çıkarım yapabiliriz.
2012 Dünya’da Yılın Otomobili Ödülü‘ne layık görülen VW Up!, Skoda Citigo ve Seat Mii kardeşlerden, testimize konuk olan 2013 model Skoda Citigo 1.0 60 beygir ASG Elegance donanım paketi ve metalik boya + sunroof opsiyonlarıyla 39.150 TL gibi bir meblaya ulaşan anahtar teslim satış fiyatına sahip. Günümüz piyasa koşullarında gerçekten de pahalı. Bu fiyat skalasında alınabilecek bir üst segment, motor ve bagaj hacimleri de daha büyük modeller var iken, Citigo’nun şansını konfor düzeyi yüksek sürüş, kullanışlı iç mekan, sakin kullanımlarda az yakabilecek motor, aracın ebatlarının küçüklüğüyle ve manevra kabiliyetiyle zorlaması gerekecek.
Skoda Citigo’yla aklınıza takılan diğer tüm detaylara modelin mikro sitesinden ulaşabilirsiniz.
Fotoğraf çekimlerinde emeği geçen değerli dostum Niso‘ya da buradan bir kez daha teşekkürlerimi ileteyim.